Bill Gates ve Kitaplar

      Evde kitaplar üstüme üstüme gelirken, her bir kitapla ilgili kafamda bir sürü sorular dolaşırken elimdeki kitabı bitirmeden başka kitaplara geçmeme takıntım yüzünden o istediğim verimli okumalarıma ulaşamıyorum. Bu da beni bir nevi stres ve sıkışmışlık hissine sürüklediğini fark ettim. Halbuki kitap okumam böle hissetmememin ilacı olarak hep yanımda değil miydi... 

    Bugün Twitter'da Bill Gates'in okuma tavsiyesi listesine rastladım. Ara ara karşıma çıkıyor aslında kendisi kitap listeleriyle ama beni başka yerlere götürdü bu kez kendisi...

     

Öncelikle düşüncelerimin çıkış noktası olan kitap tavsiyelerine bakalım

• The Choice” by Dr. Edith Eva Eger
• “Cloud Atlas” by David Mitchell 
•  “The Ride of a Lifetime” by Bob Iger 
• “The Great Influenza” by John M. Barry 

Bu kitaplardan sadece Cloud Atlas'ın çeviri basımı var Bulut Atlas olarak onun da baskısı yok (bir filmi olduğunu da hatırlıyorum). Bu vesileyle İngilizce kitap okumalarımı hızlandırmam gerektiğinin filan farkına vardım. Neyse efendim Youtube'da Bill Gates kanalında kitaplar diye oynatma listesi bile var oradan daha fazla öneri kitap bulabilirsiniz.

Bill Gates diyor ki karantina sürecinde daha fazla okumak için fırsat buldum (ben neden daha çok şey izlemek için fırsat buldum acaba:)). Burada önemli olan şey odaklanarak ve hayattaki bildiklerimize ekleyerek kitap okumak sanırım. Bunu da Gates bol bol not alarak yapıyormuş (benim de bir okuma defterim var ancak kitap bittikten sonra not almak içindi... Burada okurken not almanın daha faydalı olduğunu düşünerek defterim kitabımla birlikte yanımda olacak bundan sonra)

Gates okuduklarınızı nasıl unutmuyorsunuz sorusuna da öğrenmek istediği konuda temel kitapları okuyarak bir çerçeve oluşturduğunu ve başka kitaplar okudukça o çerçevede öğrendiklerini gitmesi gereken yerlere konumlandırdığını söylüyor. Mesela bir bilim hakkında bilgi edinmek istiyorsa o bilimin temellerini, ilk adımlarını filan inceleyerek dünyasını inşaa etmeye başlıyormuş. Bu da kurgu dışı okumalar yapanlar için oldukça netleştirici bir düşünce tarzı olabilir.

En dikkatimi çeken ise kitap okumanın dergi okumak ya da video izlemek gibi kısa süreli olarak yapılan bir aktivite gibi algılamadığını söylemesi. Yani her gün en azından yatmadan önce bir saat kitap okuyarak cidden o kitabın derinlerine inebiliyormuş. Sanırım benim bu aralar yanlışım bu ve parça parça, tam konsantre olunm adan yaptığım okumalarla hem okuduğum kitap bende istediğim etki yaratmıyor hem de kitaplarda yol alamıyor ve bu da beni daha can sıkıcı bir duruma sokuyor. Ben de ne okursam okuyayım bir saatimi ayırmaya karar verdim çünkü bu şekilde yaptığım okumaların ne kadar zevkli ve etkileyici olduğunu hatırlıyorum:) Hatırlıyorum dememe bakmayın o kadar da uzun zaman olmadı okumayalı ancak kısa süre önceki anılarım bile uzun zaman önceymiş gibi bir hafıza zayıflığı başladı bende. Neyse neyse amacım sağlık sorunlarından bahsetme filan değil zaten ben bu durumun psikolojik olduğunu düşünüyorum.

En son olarak da yazılım dehası bir adamın e-kitap mı basılı kitap mı tercih ettiği sorusuna da basılı kitap tercih ettiğini söylüyor. Bu noktada da Netflix'te yayınlanmış olan Inside Bill's Brain dizisinde Gates'in koca bir çanta dolusu kitaplarını inzivaya çekildiği göl kenarındaki küçük evine girip orada beynini boşaltarak yeni fikirler üretmesi resmini hatırladım yine. Bence başarılı insanlar amaçlarını belirleyip çoğu zaman bencil olarak ve fikir üretme aşamasında başkalarına kulak tıkayarak bir yol çizmede çok başarılılar. İlham vermesi açısından izlenebilir mini bir dizi ancak daha iyi bir fikir olarak başkalarını izlemektense yalan yanlış saçma sapan ne varsa kendi yolumuzda aksiyona geçirebilmeyi sunuyorum...

Bol ilhamlı aksiyonlu günlere...