Bünyeye Zarar Konuşmalar

Kitabımı bitirene kadar araya bir şeyler sıkıştırayım kafama takılan. Hiç katlanamadığım konuşma türleri var mesela. Bu konuşmaları yapanları ya bir daha dinlememek üzere şalteri kapatıyorum ya da o insanla ilişkimi kesiyorum.. Çok yakınımdaki kişilerin az olmasının nedenlerinden biri bu olabilir belki de bilmiyorum:)

Mesela dün rastladığım bir konuşma türü olan eş dost tanıdığın malvarlığı dökümünü yapmak... İşte filancalar şöyle bir ev almışlar. Şöyle güzelmiş böyle güzelmiş dedikten sonra hızını alamayıp eşinin ne iş yaptığını ayda aşağı yukarı ne kadar geliri olduğunu, sırf telefon faturası bile şu kadar geliyor demeler. Geçenlerde de karısını şöyle bir pırlanta takım almış. Şurada da arsası varmış. Liste uzayıp gidiyor. Sonra o adamın geçmişinden başlayan zenginliğine uzanan yolları engebeleri anlatmalar. Allahım bu ne biçim bir hafızadır nasıl bir kafa yorma nasıl bir hırstır aklım ermiyor. Ya bırakın herkes kendi parasıyla parasızlığıyla mutlu olsun sen niye kafayı takıyorsun ki onun bunun malına. Yani düşünüyorum ben böyle düşünsem sürekli, ruhum hasta olur hırstan yıpranırım resmen. Kıskançlıkla dillerini şaklata şaklata anlatmalar nedir hiç anlamıyorum. Bunu anlatan insanlar da züğürt de değil işin kötü yanı. Orta halli insanlar. (1984 kitabında geçen orta halli insanların sürekli zengin tabaka kısmına dâhil olma oraya yükselme arzuları olsa gerek.).Geçen gün de bir tanıdık İstanbul’daki denize nazır villaları görünce kendimi hiç gibi hissettim ki benim de durumum iyi diyor. Nasıl bir hastasın sen ya:) İstanbul manzarasını seyrederkenki düşünceye bak. Herkes kafasındaki düşünce neyse yaşadığı dünyayı da öyle yapıyor. Nereye giderse gitsin ister zehrediyor hayatı ister güzelleştiriyor. Kafan aynıysa nereleri gezdiğinin bir önemi yok aslında. 

Böyle konuşan insanlar çıkınca karşıma baktım iş paraya kayıyor yine gözlerinde dolar işaretleri belirmeye başladımı sessize alıyorum kendisini ve sadece yüz ifadesine bakıyorum. Kafam böyle çöplükleri kaldırmıyor kimse kusura bakmasın. 

Kafaları dinlendirelim diye yeni keşfettiğim bir sanatçıdan bir parça... Daha önce Özcan Deniz seslendirmişti hatırladım ama bu yorum daha güzel bence...