Bir Yumak Mutluluk * Debbie Macomber / Kitap

Çoğunuz biliyorsunuzdur bu kitabı. Hani şu Küçük Mucizeler Dükkanı serisinden... O kadar dikkat çekici kapakları var ki elinize alıp bakmamak mümkün değil. Benim de ilgimi çekmişti aslında ama şu sevgi pıtırcığı durumlarından hoşlanmadığım için okumamıştım. Kitapyurdundan kitap alırken kargo ödeyen kitapların arasında serinin sanırım 2. kitabı olan Bir Yumak Mutluluğu görünce merakıma yenildim ve aldım...

480 sayfa olan kitabı 2 günde bitirdiğime göre oldukça akıcı bir kitap...Küçük Mucizeler Kitabı nı okumadım ama kitapta arada eskiye dönmesiyle genel konusunu anlamış oldum ve bu kitap da ondan pek farklı değil. İlk kitapta kanseri yenen  baş kahramanımız  yün dükkanı açar. Bir de çorap örme kursu vermeye karar verir. Mahalleden 3 farklı kadın bu kursa katılırlar ve herbirinin hikayesi başlar... Çeşitli konularda acılar çekmiş bu kadınlar örgünün gücü ve dostlukları sayesinde daha güzel günlere doğru yol alırlar:)

Öncelikle kitabın iyi yönlerini söyleceğim. Hikaye çok sade bir dille yazılmış ve her karakterin hikayesi farklı bölümlerde anlatılmış. Tam heyecanlı yerinde diğer karakterin hikayesine geçiyorsunuz ve merak duygunuz kamçılanıyor oldukça. Son derece kadınsı duygulara gerçekçi bir dille yer verilmiş. Film seyretmek gibi kitap, ne sıkılıyorsunuz ne yoruluyorsunuz okumaktan okudukça okuyasınız geliyor. Öyle çok konsantre olmanız da gerekmiyor. Tam yazın plajda oraya buraya göz gezdirirken okunabilecek tarzda...

Kitabın bence kötü yanları ise, edebi değeri yok:) Çok mu hızlı girdim bilmiyorum ama ne betimlemeler ne karakterler ne ruhsal durumlar öyle derinlemesine incelenmemiş. Sadece olaylar üzerinde durulup onlar anlatılmış. O yüzden beklentinin fazla olmaması gerekiyor. Bir de herkes çok iyi kalpli ya özellikle sonlara doğru sevgi pıtırcığı durumundan biraz sıkıldığımı itiraf etmem gerekiyor. Halbuki kitabın başlarında öyle düşünmemiştim.

 Kadınlar arasında tam bir uyuşma uzlaşma yardımlaşma vefa örnekleri sürekli sergileniyor ama ben pek de öyle bir dünya görmedim şimdiye kadar:) Yani can ciğer dostlar dışında... Hani şu filmlerde iyiler hep iyi kötüler hep kötüdür ya biraz o durum var burada da. Hiç yanlışları yok daha doğrusu bilerek yaptıkları kötülük, hissettikleri kıskançlık asla yok hep iyiler:) Sonunu söylemeyeceğim ama herkesin hikayesi öyle ya da böyle yoluna giriyor .Yıllarca aynı üzüntüleri aynı sıkıntıları yaşayan, hayatında hiç bir değişiklik olmayan insanlara belki ümit aşılamak için yazılmış olabilir:) 

 Ha bir de klasik Amerikan konuşmaları oldukça hakim kitaba tabi ki ben de bu dili sevemiyorum. Oldukça fazla yazım hatalarının olduğunu da belirtmem gerekiyor.

Örgü ve erkek unsurlarının hayatlarına hakim olduğu bu kadınların hikayesinde hep teslimiyetçi bir yapı var. Yumuşak başlı cıngar çıkarmayan eninde sonunda erkeklerine boyun eğen kadın kadın tipler bunlar:) 

Kafam dağılsın merak ettim diyorsanız buyrun hanımlar bu kitabı okuyun. Bence bu bir kadın kitabı o yüzden hanımlar diyorum..Ne dersiniz:)